| Friday, February 29, 2008 |
| HAYIRLI CUMALAR |
 Rabbim ,
Ben Senin indireceğin hayra
Öylesine muhtacım ki…
Hz.Musa’nın(as) duası, Kasas Suresi 24
CUMANIZ MÜBAREK OLSUN…
Labels: cuma |
posted by suveyda @ Permalink ¤12:17 PM   |
|
|
| Friday, February 22, 2008 |
| HAYIRLI CUMALAR |
Neyi istediğini iyi düşün…
.jpg)
Bir zamanlar dağda, kızgın günesin altında, mermer taşlarını yontmaktan bezmiş bir mermer yontucusu varmış. “Bu hayattan bıktım artık… Yontmak! Bu yakıcı güneş! AH! Onun yerinde olmayı ne kadar çok isterdim,orada yükseklerde her şeye hakim olacaktım, ısınlarımla etrafı aydınlatacaktım.” diye söylenir dururmuş yontucu…
Bir mucize eseri olarak dileği kabul olunur ve yontucu o an güneş olur.Dileği kabul edildiği için çok mutludur. Fakat tam ışınlarını etrafa yaymaya hazırlandığı sırada ısınlarının bulutlar tarafından engellendiğini fark eder.“Basit bulutlar benim ışınlarımı kesecek kadar kuvvetli olduklarına göre benim güneş olmam neye yarar!” diye isyan eder. “Mademki bulutlar güneşten daha kudretli bulut olmayı tercih ederim.”
O zaman hemen bulut olur. Dünyanın üzerinde uçuşmaya baslar, oradan oraya koşuşur, yağmur yağdırır fakat birdenbire rüzgâr çıkar ve bulutları dağıtır.
“Ah, rüzgar geldi ve beni dağıttı, demek ki en kuvvetlisi o öyleyse ben rüzgar olmak istiyorum.” diye karar verir.Ve dünyanın üzerinde eser durur, fırtınalar estirir, tayfunlar meydana getirir. Fakat birdenbire önünde kocaman bir duvarın ona mani olduğunu görür. Çok yüksekve çok sağlam bir duvar. Bu bir dağdır. “Basit bir dağ beni durdurmaya yettiğine göre benim rüzgar olmam neye yarar.” der.
O zaman dağ olur. Ve o anda bir şeyin ona durmadan vurduğunu hisseder farkına varır ki, kendinden daha güçlü olan şey, onu içinden oyan şey…
Küçük bir mermer yontucusudur…
Labels: cuma |
| posted by suveyda @ Permalink ¤12:31 AM |
|
|
| Tuesday, February 19, 2008 |
| AYŞE İLE HASAN |
 Hasan der ki;
Ayşem ayşem benim güzel ayşem
Ümidim hasretim her şeyimsin ayşem
Ayşe der ki;
Drama Köprüsü bre Hasan
Dardır geçilmez
Soğuktur suları
Bir tas içilmez
Anadan geçilir
Hasan yardan geçilmez
:)))
Suveyda da der ki;
İkinize bir ömür boyu mutluluklar.Allah mesut bahtiyar etsin, tamamına erdirsin inş.
O çikolatadan ben yemedim ona göre.Bensiz yerseniz, bana saklamazsanız varyaaaaaaaaaaaaaaaaaa…
Bişey yapmam korkmayın.Yemem olur biter:)
Ayşe abla seni seviyoruz:)
Suveyda, Selma, Hamide, Fatoş, Zeynep(kakuni), Zeynep, Sare hepimiz çokkkkkkkkkkkkkkk seviyoruzzzzz seni.
Ayşe, Selma diyoki, “gelin damadın yüreğidir.Dağların gülüsün, ,incisisin.İncir ağacısın, gam götürensin, güllerin içindesin, incir ağacısın, lilililili yar”:)
Mutluluklar sizinle olsun... Labels: özel günler |
| posted by suveyda @ Permalink ¤11:54 PM |
|
|
| Sunday, February 10, 2008 |
| HADİ AFİYET OLSUN :) |
Labels: hayattan |
| posted by suveyda @ Permalink ¤10:03 PM |
|
|
| Saturday, February 02, 2008 |
| MANDALİNA CANAVARI |
...bir insan her gece bu kadar mandalina yer mi?
Allah aşkına söyleyin yer mi?
Bir kaç hayalinden bahsetmek gerekirse:
_Karşı komşusunun balkona çıkınca hep mandalina atmasını bekliyor.
_Bir mandalina bahçesine sahip olmayı bekliyor.
_Kendi bahçesi olmadı, mandalina bahçesi olan biriyle evlenmeyi düşünüyor:)
Hayallerinin onda dokuzu mandalina üzerine kurulu velhasıl.
Bu insan kolay kolay grip olur mu? Olmaz tabi.
Allah sağlık sıhhat versin ne diyelim.Gözümüz yok desekte yalan olur.
Hadi siz de mandalina yiyin.Ben de soyulmuş şu mandalinalardan gizli gizli yürüteyim biraz:)
Afiyetle efendim afiyetle...
Labels: yemek içmek üzerine |
| posted by suveyda @ Permalink ¤11:58 PM |
|
|
| Friday, February 01, 2008 |
| HAYIRLI CUMALAR |
Öğrendim ki yaşamak, acının ölçüsünden geçerken , rahmet yağmurlarında ıslanmaktı.
Allah’ım imtihan yollarında yürürken ruhunun üstünde şemsiyelerle gezinenlerden ve rahmetinden ümit kesenlerden olmaktan Sana sığınırım…
Seyyah’dan
CUMANIZ MÜBAREK OLSUN… Labels: cuma |
| posted by suveyda @ Permalink ¤10:44 AM |
|
|
|
|
|
| about me |
| gelirsin gidersin dostumsun, gelmezsin gitmezsin neyimsin |
| Udah Lewat |
|
| Archives |
|
|
| Dua |
| Allah’ım,
Sana tutunuyorum,
Kimsenin yere atmasına izin verme beni.
(Sadi)
|
| Martı |
“Yaşamak için ne çok sebep var,” diye düşünüyor uçmanın anlamına vardıkça. Kabiliyetlerinin sınırlarını aşmak, onu yaşatan en büyük sebep. Onun için balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka sebepler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi hür olabiliriz!
|
| Böyledir |
Başkasını kıran, inciten bir insanın kendisi de bundan mutlaka yara alır.Kötülüğün oku mutlaka geri döner |
| Budur |
Ne gökte, ne denizde, ne dağların içinde, ne de ormanların kuytu bir köşesinde, hiçbir yer yoktur ki, insan yaptığı fenalıktan, karşılığını görmeden, kurtulup sıyrılabilsin |
| Arkadaşlar |
|
| Designed-By |
|
| Credite |
|
|
.jpg)
