Monday, March 12, 2007
İSTİKLAL MARŞI 86 YAŞINDA

İstiklal Marşımız, yurdumuzun düşman işgaline uğradığı felaket günlerinde hazırlandı. Saldırgan düşmana karşı Anadolu’da tutuşan heyecanı koruyacak; vatan sevgisini ve inancı canlı tutacak bir marşın hazırlanması düşüncesi, Genel Kurmay Başkanı İsmet (İnönü) Paşa dan geldi. İsmet İnönü böyle bir marşın Fransız ordusunda mevcut olduğunu ve bizim ordumuz için de faydalı olacağını Milli Eğitim Bakanlığına iletti. Milli Eğitim Bakanlığı da bu düşünceyi benimseyip bir yarışma düzenledi. Beğenilen güfte için 500 lira ödül verilecekti.

Yarışma için 734 şiir gönderildi. Bir kurulca bunlar titizlikle incelenip 6 tanesi ayrıldı. Ama hiçbiri beğenilmedi; marş olacak değerde bulunmadı. O zaman Burdur Milletvekili olan Mehmet Akif’in para ödülünden rahatsızlık duyduğu için yarışmaya katılmadığı öğrenildi. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi şairin Meclis’teki sıra arkadaşı Balıkesir Milletvekili Hasan Basri Bey’in yardımını istedi.

Hasan Basri Bey bundan sonrasını şöyle anlatıyor: ‘‘Akif Bey’in yanımda olduğu bir zaman,elime bir kağıt parçası alarak,onun dikkatini çekecek bir tarzda yazmaya başladım.
- Ne yazıyorsun?
- Marş…İstiklal Marşı yazıyorum.
- Yahu sen ne adamsın? Seçilecek şiire para ödülü verileceğini bilmiyor musun? içinde para olan bir işe nasıl katılıyorsun?
- Yarışma kaldırıldı? Seçilecek şiire ne para verilecek, ne de her hangi bir ödül. Milli Eğitim Bakanı bana güvence verdi.
- Ya, o halde yazalım.

İşte böylece yazılmaya başlanan ve 48 saatte bitirilen İstiklal Marşı, imzasız olarak Milli Eğitim Bakanlığının seçici kuruluna sunuldu. Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi, daha önce seçilen 6 şiirle birlikte yeni şiiri Ordu Komutanlarına gönderdi.

Uzunca tartışmalardan sonra, şiirin kabulü için verilen 6 önerge benimsendi ve İstiklal Marşı çoğunlukla kabul edildi.

Kaynak: hekimce.com

Mehmet Akif’in duasıyla: “Allah bu memlekete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın”

Labels:

posted by suveyda @ Permalink ¤6:58 PM  
6 Comments:
  • At 11:29 PM, Anonymous Anonymous said…

    Mehmet Akif’in duasıyla: “Allah bu memlekete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın”

    amin.

    yok böyle bir marş her mısrası sehit kanı ile yazılmış. allah yazdırmasın bir daha da

     
  • At 12:10 PM, Blogger suveyda said…

    amin amin.
    yüzbinkerelerce amin.

    biz okurken bu kadar hissedebiliyorsak onların duygu yoğunluğu kimbilir ne kadardır.
    Allah bir daha o günleri yaşatmasın bizlere.

     
  • At 12:22 AM, Anonymous Anonymous said…

    Amin, binlerce kez hem de...

    Mehmet Akif´siirlerini genelde sözlük yardimiyla okuyorum, malum osmanlica kelimelerinden ötürü...
    Ama " Azimden sonra Tevekkül "adli bir siiri var ki.
    Insana bir olay ancak bu kadar güzel özetlenir dedirtiyor.


    Cikar mi bir ikin Akif daha, bu gidisle hic sanmiyorum.

    Allah rahmet eylesin.

     
  • At 9:07 AM, Anonymous Anonymous said…

    İstiklal Marşı, Türk İstiklalinin nasıl kazanıldığını ve hangi güçten destek alındığını anlatan bir destandır. Orada bağımsızlığın kaynağı olarak "Hak'a tapmak" gösterilmektedir. Ancak Cenab-ı Hak'a inanmam ve iman etmekle özgür olmak mümkündür. Çünkü O'na kul olan, başkasına kul, köle ve esir olmaz.

    Yine bir mısrasında, " O rüku olmasa dünyada eğilmez başlar" diyor. Bir müslümanın başı sadece rüku ve secdede eğilir. İnsan rukü ile kanatlanır, secde ile mi'raca çıkar.

    İşte gençliğin özgürlük ve bağımsızlık anlayışı böyle olmalıdır. O zaman bir daha istiklal marşı yazmaya gerek kalmaz.

    ÂKİF' İ bir kez daha rahmetle anıyor, "ASIMIN NESLİ" olmaya layık olmamızı diliyorum.

     
  • At 9:09 AM, Blogger suveyda said…

    bencede her türk gencinin mutlaka onun şiirlerini okuması lazım.
    okuyup kendine bir pay çıkarması lazım mehbub.
    evet bazılarının dili ağır fakat çok kolay anlaşılabilecek ve hayran kalınacak şiirleride var.

    belki bir akif daha gelmez ama her zaman şiirlerine konu ettiği ve özlemini çektiği "asım nesli" gelir belki.
    gelir diye inanıyorum ben.

    amin.

     
  • At 9:15 AM, Blogger suveyda said…

    amaninnn:))
    aynı anda gönül pınarı.
    bende diyorum yorumlar nasıl arttı birden, demek sizde içerdeydiniz:)


    ne kadar güzel anlatmışsınız.ben zaten istiklal marşına marş denmesini eksik buluyorum.belki bir destan, belki hayatlar bilmiyorum ama daha farklı anılmalı.yüceltmek adına değil elbette.sadece etrafta dolaşan şiire benzer müzvettelerle aynı kefede bulunmasın diye bu serzenişim.
    bir şair hem iman dolu, hem şuurlu hem vatanını milletini severse, toplumsal konulara duyarlı olursa işte böyle güzel şeyler ortaya çıkabiliyor.

    Allah ondan razı olsun, kaleminden, yüreğinden. ve bu marşı yazdıran binlerce kefensiz yatandan.

    asımın nesli gelecek inş.

     
Post a Comment
<< Home
 
 

about me
gelirsin gidersin dostumsun, gelmezsin gitmezsin neyimsin
Udah Lewat
Archives
Dua
Allah’ım, Sana tutunuyorum, Kimsenin yere atmasına izin verme beni. (Sadi)
Martı

“Yaşamak için ne çok sebep var,” diye düşünüyor uçmanın anlamına vardıkça. Kabiliyetlerinin sınırlarını aşmak, onu yaşatan en büyük sebep. Onun için balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka sebepler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi hür olabiliriz!

Böyledir

Başkasını kıran, inciten bir insanın kendisi de bundan mutlaka yara alır.Kötülüğün oku mutlaka geri döner

Budur

Ne gökte, ne denizde, ne dağların içinde, ne de ormanların kuytu bir köşesinde, hiçbir yer yoktur ki, insan yaptığı fenalıktan, karşılığını görmeden, kurtulup sıyrılabilsin

Arkadaşlar
Designed-By

Visit Me Klik It
Credite
15n41n1