Friday, February 16, 2007
DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN !

Sayın GÖNÜL PINARI, bloğunda bir konuyu dile getirmiş.Blog yazarlarına bir çağrısı var.Blogların aslında görüldüğünden daha güçlü ve etkili olduğunu, bu gücü ve etkiyi daha güzel ve faydalı bir şekilde kullanabileceğimiz tavsiyesinde bulunmuş.

Diğer yandan ÇINARALTI SOHBETLERİ.Güzel düşüncelerle başlayan ve güzel yazılara şahit olduğumuz bu site de maalesef beklenilen etkiyi gösteremediğini en azından gittikçe etkinliğini kaybettiğini görüyoruz.Nasıl olur, ne olur düşünceleri arasında yeni fikirler getirilebilir.Şu anda ne olabileceğini bende bilmiyorum fakat eğer faydalı olmasını, ses getirmesini, ziyaret sayısını arttırmak istiyorsak daha farklı çözümler getirilmesi gerektiğinde hem fikir olduğumuzu düşünüyorum.Aynı fikirde de olmayabiliriz, yine de paylaşalım bunu.

Genel olarak bu konuda ve bu konularda söylemek istediğiniz, paylaşmak istediğiniz bir düşünceniz varsa lütfen yazınız.Blog sahibi olup olmamanın bu noktada önemli olmadığını düşünüyorum.Kendi özel sitesi olmayıpta çok güzel düşünceleri olan ve yazabilen insanlar var.Bizlere bıraktıkları yorumlardan bunu anlayabiliriz.

Son söz olarak, Gönül Pınarı'nın sayfasında bahsettiği konuyu bende dillendirmek istedim.Varsa şayet değişik fikirleriniz, paylaşırsanız seviniriz.

Şimdiden herkese teşekkürler…

Labels:

posted by suveyda @ Permalink ¤10:50 PM  
3 Comments:
  • At 7:56 PM, Anonymous Anonymous said…

    Suveyda çok teşekkür ediyorum.Böyle bir teklifi "ciddi" ye alıp burada duyurma zahmetinde bulunmuşsun.Bu duyuru yüzünden blogun da yorumsuz kaldı!
    Kollektif çalışma konusunda biraz daha bilinçlenmeye ihtiyaç olduğu anlaşılıyor. Ama olsun, bireysel faaliyetler de en azından insanlar arasındaki iletişimin tesisi ve devamı açısından önemlidir.Varsın herkes kendi dünyasında bir şeyler yapmaya çalışsın.Bunu da saygı ile karşılamak gerekiyor.
    Herkese selam ve sevgilerimi gönderiyorum.

     
  • At 9:24 PM, Anonymous Anonymous said…

    Farklı düşünmek..
    Farklı giyinmek..
    Farklı yazmak..
    Ya Huu, biz aynı memleketin insanlarıyız. Tabii ki farklarımız olacak. Tek tip insan beklemek haksızlık. Hepimiz biriz.
    Ehadiyette Vahdaniyet'i yoksa nasıl yakalayabiliriz..
    Okumaya ve yazmaya duyduğumuz açlık
    bile yeter.
    Fakat tefekkür ve çalışmalarımızı
    uygun bir zeminde uc uca eklemeye
    ihtiyacımız var.
    Öyle ekleyebilmeliyiz ki herkesi hayra sevketsin, yeniyi de yaşça kıdemliyi de.

    Allah razı olsun, bu mekanları marifetullah adına ilim meclisine çevirenlerden..

     
  • At 1:57 PM, Blogger suveyda said…

    bidaha ciddi olursam iki olsun:)
    .............


    gönül pınarı,
    ne demek efendim.rica ederim.
    böylece nabzıda ölçmüş olduk.
    üstelik yorumsuz kalmışım bilmem ne kalmışım önemsiz meseleler bunlar:)
    ben yorumsuzda varolabilirim:)
    demek ki , anlaşılıyor ki daha böyle bir duruma hazır değiliz.herkes kendi kulvarında koşsun dursun.böyleside güzel, öyleside güzel olur.
    selamlar alındı bizdende gönderildi.




    fakir misafir,
    sayın fakir misafir, siz misafir olarak zaten bir zenginlik katmışsınız:)
    hoşgeldiniz, gene bekleriz.
    olsun işte farklarımız, bizde onu diyoruz.bu farkları birleştirp güzel birşey oluşturmak.
    ama diyorum ya böyle de güzel oluyor.
    değişik ve farklı fikirlerde insanları izleyip, okuyup, onlarla zenginleşmek, "aa demek böylede düşünülebilirmiş" diyebilmek te ayrı güzel.
    uc uca eklemeyide bir gün yaparız inş.
    teşekkürler fikirleriniz için.

     
Post a Comment
<< Home
 
 

about me
gelirsin gidersin dostumsun, gelmezsin gitmezsin neyimsin
Udah Lewat
Archives
Dua
Allah’ım, Sana tutunuyorum, Kimsenin yere atmasına izin verme beni. (Sadi)
Martı

“Yaşamak için ne çok sebep var,” diye düşünüyor uçmanın anlamına vardıkça. Kabiliyetlerinin sınırlarını aşmak, onu yaşatan en büyük sebep. Onun için balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka sebepler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi hür olabiliriz!

Böyledir

Başkasını kıran, inciten bir insanın kendisi de bundan mutlaka yara alır.Kötülüğün oku mutlaka geri döner

Budur

Ne gökte, ne denizde, ne dağların içinde, ne de ormanların kuytu bir köşesinde, hiçbir yer yoktur ki, insan yaptığı fenalıktan, karşılığını görmeden, kurtulup sıyrılabilsin

Arkadaşlar
Designed-By

Visit Me Klik It
Credite
15n41n1