Friday, July 20, 2007
HAYIRLI CUMALAR

Bir adam Hasan Basri Hazretlerine gelerek:

-Falanca kişi, senin hakkında şöyle dedi, der.

-Ne zaman?

-Bugün

-Nerede?

-Evinde

-Onun evinde ne yapıyordun?

-Ziyafeti vardı, onun için gitmiştim.

-Orada ne yedin?

-Şöyle şöyle…Hatta sekiz yemeğin hepsini yedim.

Bunun üzerine Hasan Basri,

-Be adam, sekiz çeşit yemeği karnına sığdırdın da, bu sözü sığdıramadın mı? Kalk git yanımdan, cevap verir.

CUMANIZ MÜBAREK OLSUN…

Labels:

posted by suveyda @ Permalink ¤12:10 PM  
3 Comments:
  • At 12:35 AM, Blogger Gönül Pınarı said…

    Büyük adamların sözleri de, davranşları da, nasihat ve vasiyetleri de büyük oluyor. Nefislerini ortadan kaldırdıkları için, şahıslarına yapılan her türlü haksızlığı, ithamı ve iftirayı hiç dikkate almıyorlar. Kendi dedi kodularını yapan insanları hoş görüyorlar ama, bu sözleri taşıyanları hoş görmüyorlar. Hatta, Hasan Basri Hazretlerinin yaptığı gibi, yanlarından kovuyorlar. Buradan şunu anlıyoruz ki, KOVUCULUK YAPAN KAVULUR.
    Belki adam doğru söylüyordur. Gerçekten yanında öyle sözler söylenmiştir. Ama o sözleri başka yerlere taşıyarak insanların arasını bozmak bir bozgunculuk olduğundan, kovulmayı hak etmiştir.
    Adam sekiz çeşit yemeği yemiş, üzerine de tatlı niyetine ölü eti yemiş. Onun için Hazret onu yanından kavmuş.
    İşte bu konuda en güzel şablon ve en doğru söz:
    "HER SÖYLEDİĞİN DOĞRU OLMALI FAKAT, HER DOĞRUYU SÖYLEMEK DOĞRU DEĞİLDİR."

    Demek ki bazı doğruları içimizde saklamakta fayda varmış. Ama söylerken hep doğruları söylemek de doğru olmanın bir gereği imiş.

    Basit bir örnek: Gözleri görmeyen bir adama " hey, kör adam" demek her ne kadar yanlış bir söz değilse de, bu şekilde söylenmesi doğru değildir.

    Rabbim elimiz haramdan, dilimizi gıybetten, kalbimizi husumetten, gönlümüzü hüzünden, ruhumuzu zulmetten muhafaza eylesin.

     
  • At 2:43 PM, Blogger suveyda said…

    amin inş gönül pınarı.
    hani sokratın üçlü filtre diye meşhur bir hikayesi vardır .
    gerçeklik, iyilik ve işe yararlılık filtresi bunlar.
    gerçek olsada bazı bilgiler, iyi değildir ve işe yaramıyordur.o halde dillendirmeye gerek yoktur.üstelik bunun günahıda varsa daha biz uzak durulmalıdır.
    teşekkürler gönül pınarı.

     
  • At 2:08 PM, Anonymous Anonymous said…

    ÇOK GÜZEL VE ÇOK DOĞRU SÖYLEDİKLERİN AMA NE KADAR UYGULUYORUZKİ BUNU BİDE KENDİMİZE SORMALIYZ DİMİ NİLGÜN HERKESE SELAMLAR ALLAH A EMANET OLUN RABBİM DAİMA BİZİM YANIMIZDADIR BUNU UNUTMAYARAK HAREKET EDERSEK İNŞALLAH BİRÇOK YANLIŞIMIZIN AZALACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM__NİLGÜN__KOCAELİDEN.......

     
Post a Comment
<< Home
 
 

about me
gelirsin gidersin dostumsun, gelmezsin gitmezsin neyimsin
Udah Lewat
Archives
Dua
Allah’ım, Sana tutunuyorum, Kimsenin yere atmasına izin verme beni. (Sadi)
Martı

“Yaşamak için ne çok sebep var,” diye düşünüyor uçmanın anlamına vardıkça. Kabiliyetlerinin sınırlarını aşmak, onu yaşatan en büyük sebep. Onun için balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka sebepler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi hür olabiliriz!

Böyledir

Başkasını kıran, inciten bir insanın kendisi de bundan mutlaka yara alır.Kötülüğün oku mutlaka geri döner

Budur

Ne gökte, ne denizde, ne dağların içinde, ne de ormanların kuytu bir köşesinde, hiçbir yer yoktur ki, insan yaptığı fenalıktan, karşılığını görmeden, kurtulup sıyrılabilsin

Arkadaşlar
Designed-By

Visit Me Klik It
Credite
15n41n1