Monday, August 04, 2008
YAYLAYA GİDELİM Mİ?
Gittik bile.

Manzaramızın çoğunluğunu yol kenarında akan dereler oluşturuyor.Su sesi eşliğinde bir yolculuk.Bu kulaklar daha ne duymak ister ki...

Yol üstünde kısa bir mola.Balık alalım, yeriz.Ordan bir ses.
Suveyda:Ben yemem.
Başka bir yerden bir ses "senin yerine de ben yerim"
Suveyda: Aman eksik kalma
Suveyda:Şunları şimdi geri dökmek vardı ama neyse.Sesli düşünüyorum sadece:)


Laf aramızda pek hoş kokmuyor burası.Bilirsiniz işte sizde balık çiftliklerindeki bu kokuyu.


Yavru balıklar ne yazık ki sizin de akıbetiniz bir midede son bulacak.Çok üzgünüm.Ama emin olunki bu mide benim midem olmayacak.Çok mutluyum:)

Burda ıslanmak güzeldi.Tabi sinsi sinsi yaklaşıp ıslatmak daha bir güzeldi:)


Şimdi bu taşın tam üstünde duruyorsunuz.Şekil a işte.Aşağıda derede amcanız balık varmı diye bakınıyor, serinliyor vs vs.Başını eğmiş suyun içine bakıyor.İşte tam bu sırada arkanızda sakladığınız taşı suyun içine sallıyorsunuz.İşte o kaçış yok mu, insanı gülmekten öldürebilir:)Özürdilerim amca, hiç pişman değilim:)


Ahh gene bir dere.Burda bir vukuat yok.Dinleniyoruz sadece, ya da yemek yiyoruz.


Bir an düşeceğimi sanıp irkildim.Sanmamışım, arkamdan itiklenip çekildim:)





Hızlıca geçiyoruz şurdannnnnnnnn





Burayı da geçelim lütfen,


Sanırım yaklaşıyoruz,



Burayı da döndük mü tamamdır.



İşte geldik...
Yayla resimleri sonra, az dinlenelim burda.
Blogger kur çadırı burda, çadırın yoksa yerleş evlerden birine.Her kapının arkasından gülen bir yüz çıkacaktır emin ol.

Labels:

posted by suveyda @ Permalink ¤12:24 AM  
2 Comments:
  • At 8:25 PM, Anonymous Anonymous said…

    Hoşgeldin safa getirdin Suveyda Hanım Kardeşim:-)
    .................................
    Artvin zaten İl olarak tümü yayla..
    Bir de yayladan yaylaya gitmek:)
    Cennet bahçelerde dolaşmak ohh...
    Nur ala nur bu demek olsa gerek...
    Fevkalenin fevkinde yani;)
    ..................................
    Laf aramızda bu dünyada işin iş:)
    İnşallah ahirette de Cennet bahçelerinde böyle dolaşırsın...
    ................................
    Bu arada laf aramızda biz Şanlıurfa'da 45-50 derecede yaşayalım;
    Sen de o yayla senin bu yayla benim deyip dolaş bakalım;)
    .................................
    Biri gezer, serinler, yaşar...
    Biri yanar; biri bakar...
    Neyse:))....
    Yananı Rabbim görüyor elbet;)
    ................................
    Saadet-i dareyn temennisiyle;
    Allaha emanet olun...
    Muhabbetle kalın....
    Kalbi selamlar...

     
  • At 12:37 AM, Blogger suveyda said…

    hoşbulduk mehmet bey,
    keşke bu yorumlara yayladan cevap verebilseydim de biraz daha havalı olsaydı.şimdi bunları yazarken ben bile kıskanıyorum:)

    bu arada, kıs abir not.bizim burası çok nemli mehmet bey, sıcak olunca halimiz duman.Şanlıurfaya gelmiştim hiç bu kadar rahatsız edici değildi ama.düşünün yani bu garibi de:)

     
Post a Comment
<< Home
 
 

about me
gelirsin gidersin dostumsun, gelmezsin gitmezsin neyimsin
Udah Lewat
Archives
Dua
Allah’ım, Sana tutunuyorum, Kimsenin yere atmasına izin verme beni. (Sadi)
Martı

“Yaşamak için ne çok sebep var,” diye düşünüyor uçmanın anlamına vardıkça. Kabiliyetlerinin sınırlarını aşmak, onu yaşatan en büyük sebep. Onun için balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka sebepler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi hür olabiliriz!

Böyledir

Başkasını kıran, inciten bir insanın kendisi de bundan mutlaka yara alır.Kötülüğün oku mutlaka geri döner

Budur

Ne gökte, ne denizde, ne dağların içinde, ne de ormanların kuytu bir köşesinde, hiçbir yer yoktur ki, insan yaptığı fenalıktan, karşılığını görmeden, kurtulup sıyrılabilsin

Arkadaşlar
Designed-By

Visit Me Klik It
Credite
15n41n1