Wednesday, June 20, 2007
DÖNDÜM, BURALARDAYIM
Merhaba arkadaşlar.

Biraz geç oldu ama döndüm.Çok özürdilerim bu kadar uzun ara olduğu için.Bu kadar düşünmemiştim ama evdeki hesap çarşıya uymadı.Şekil a’da göründüğü üzere böyle bir sonuç ortaya çıktı.



Buraya karşı bir sorumluluğum var elbette, fakat gelemediğim, ilgilenemediğim zamanlarda anlayışınıza sığınıyorum.Ki bazan durumlar bizim istediğimiz şekilde gelişmiyor.Hesabımız kitabımıza uymuyor.Yanlış anlaşılmasın bu asla, sallama veya boşvermişlik değil.Az müsade deyip ortadan kaybolmak zaman aldıysa düşünmenizi isterim ki, vardır bunun bir sebebi.Yoksa ben her gün burasını açabilecek imkan bulup kayıtsız kalacak halim yok.

Öncelikle o güzel yorumlarınız için çok teşekkür ederim.Bu sayfayı tıklayıp, yorum yazan, yazmayan, bakan, gören, gelen, giden herkes sağolsun.Biliniz ki Süveyda iyidir.Sizlerde iyisinizdir inşaAllah.

Ne oldu bu zaman aralığında?
Güzel şeyler oldu.
Hoş şeyler oldu.
Çok gitmek isteyipte bir türlü gidemediğim bir arkadaşım vardı, onun yanına gittim.Onu da anlatacam sizlere.
Hayatlar birleştirildi.
Nişan oldu, halamın nişanı oldu.



Bol bol çikolata yedik.Çok bol hemde:)

Çok güzeldi, eğlenceliydi, zevkliydi, harikaydı.
Ama çok yorucuydu, yalan yok, çok yoruldum çok:)
Yine de tatlı yorgunluk diyelim biz buna.
Allah tamamına erdirsin inş.
Düğününde de beraber oluruz inş.
Halam dediğim şahıs benimle yaşıt, hatta benden iki ay küçük.
Onunla bu en güzel anları paylaşmak, yaşamak, mutluluğuna ortak olmak çok güzel bir duygu.Sevdiğiniz insanların güldüğünü görmek, hele ki siz yanınızda iken, sizinle gülmesi, mutlu olması tarif edilemez bir duygu.Fazlasıyla duygu yozlaşmasının yaşandığı zamanımızda bunları kaybetmemek, birbirimiz için önemli olduğunu bilmek ve bunu hissettirmek, bunun mutluluğunu yaşamak tarif edilemez duygulardan birisi.Bizde arkadaşlık, akrabalık, kardeşlik karışmış durumda ve sevginin en güzeliyle güçlenip yürüyor.İnşaAllah her zaman böyle devam eder.


Bu nişanın olması, hatta böyle bir olayın olması bazı olaylar yüzünden nerdeyse imkansız olmuştu.Tam bitti diye düşünürken, olaylar tersine döndü ve bu güzel karar alındı.Üstelik kimseyi kırmadan üzmeden.Hatta nişandan önce düğün tarihi alınıp bir ilke imza atıldı:)
Hani derler ya her şey kader kısmet diye.Gerçekten de öyle.Eğer nasibinizde yoksa siz ne yaparsanız yapın olmuyor.Bütün dünya bir araya gelse bir şey yapamıyor.Kısmetinizde varsa şayet dünyanın bir ucunda olsa gelir sizi buluyor, kısmetiniz değilse avucunuzun içinde olsa dahi kayıp gidiyor.Bu sadece yuva kurup evlenmek adına söylenmiş sözler değil elbette.Hayatın her noktasında bu durum geçerli.Böylesi durumlara o kadar şahit oldum ki, çok istediğiniz şeylerin olmaması ancak nasip kısmet ve kader üçlüsüyle açıklanabilir.Ve tabiki her yaşadığımız olayda bir hayrın aranmasıyla.

Ben bazı işlerim dolayısıyla bloğa ara verme kararı alınca, birden nişan kararı da alındı ve haliyle burayla ilgilenemedim.Zaten gittiğim yerde internet denilen meyve de yetişmiyordu.Onun için hiçbir mesajınızı ve yorumunuzu alamadım.Haliyle hemen dönemedim.Ufak da bir tatil yaptım, sessiz, sakin.Valla çok güzeldi.Her an gene kaçabilirim:) Aralarda böyle kaybolursam beni mazur görün.Selma’ya emanet edip gittim buraları.Oda pek bi ilgilenmiş hanfendileri:)

Kötü şeylerde oldu.
Ölüm oldu.
Çok yakın bir ölüm olayına şahit oldum.
Bir evladın ölümünün, bir annenin yüreğini nasıl acıtabileceğine bu kadar yakından tanık oldum.
Gencecik bir bedenin hayata elvadısını duydum.
Acılarına, gözyaşlarına, yürek yanmalarına, ateşin düştüğü yeri yakmasına tanık oldum.
Ben ne kadar üzülsemde, o ateşin bir parçası kadar üzülemediğimi gördüm.
Buna daha çok üzüldüm.
Evet ateş düştüğü yeri yakıyormuş.
İnsan böyle bir haberi alınca “ Allah’ım ne olur yalan olsun, gerçek olmasın, ölmüş olmasın” diye ne kadar dua ediyormuş.
Ne kadar yalvarıyormuş.
Gerçek olduğunu duyunca ne kadar yıkılabiliyormuş.
İşte o zaman bütün sözler tükeniyor, kelimeler anlamsızlaşıyor.
Ne yaparsan yap, kabullenmek zorundasın ve teslim olmak zorundasın.
Hayat devam ediyor değil mi?
Sabır sabır sabır.

Derler ya hani, gülmek ile ağlamak kardeştir diye.
İşte o misal o iki kardeşi bir arada gördüm.
Hayat böyle bişey işte.
En güzel mutluluklarında, en dayanılmaz acılarında kısa ömürlü olduğu bir hayat.

Döndüm şimdi.
Anlatacaklarım, göstereceklerim var sizlere.
Paylaşacaklarım var.

Yaz dönemi olunca, havalar güzel, ortam güzel, her şey güzel, insan fırsatını bulunca hemen kaçacak yer arıyor. Artık sizde anlamışsınızdır, bende hiç kaçırmıyorum bu tür durumları:)İmkan, olanaklar ve zamanın elverdiği ölçülerde fırsatları değerlendiririm.Sizde öyle yapın.Geçen her dakika, hayatımızdan azalıyor, alıp bir şeyleri götürüyor, geri getirmemek üzere.Herşeyin bir telafisi var ama hayatın telafisi, tekrarı yok.Sınırlarımız dahilinde en güzel günleri, en güzel anları yaşamak için elimizden geleni yapabiliriz.Zaten seçim dönemi, kavgadan gürültüden, sesten geçilmiyor.Yar bana sakinlik, yar bana huzur.


Hadi bana da size de iyi eğlenceler, iyi günler, neşeli zamanlar, huzurlu anlar.

Labels: , ,

posted by suveyda @ Permalink ¤1:42 PM  
6 Comments:
  • At 4:10 PM, Blogger CaDı said…

    Canım, öncelikle hoşgeldin diyorum. O kötü olay benimde taa buralardan kalbimi yaktı ama dediğin gibi ateş düştüğü yeri yakıyor:( Allah geridekilere sabır versin.. Hala'na da mutluluklar diliyorum, Allah tamamına erdirsin inş, darısı geridekilere olsun, anladın sen onu:)) Tabi en hayırlı zamanda inş! Geri geldiğine gerçekten çok sevindim, sevgiler kocaman kocamaaaaan..

     
  • At 5:37 PM, Anonymous Anonymous said…

    Hoşgeldin süveyda!
    Bugün benim keyfim pek yok...Bahsettiğin acı olayın benzerine ben de şahit oldum:(Gerçekten ateş düştüğü yeri yakıyor...Evde ki herkes anlaşmışız gibi acı olayı haber alınca daha 17 sindeydi dedik!Halbuki ölümün yaşı yok ki!
    Şu aralar hiçbir şey beni heyecanlandırmıyor,sevindirmiyor:(Ama biliyorum birkaç gün sonra bu tesir kalkıcak üzerimden...
    Gaflete bürünücem tekrar!o zamana kadar hoşçakal...

     
  • At 1:53 PM, Blogger Gönül Pınarı said…

    Suveyda, bu kadar çabuk dönmene şaşırdık, yani çok sevindik. Haklısın, bizde bi söz vardır: "Yola çıkanın işini Allah bilir" derler. Gerçeken de bazen evdeki hesap çarşıya uymuyor, umulmadık ve beklenmedik işler çıkıyor. Ama önemli olan sağlık ve selametle menzile varmak ve dönmek. Onun için senin gelişini de sabır ve dua ile bekledik.
    Her an hepimiz bir yerelere gidebiliriz. Hayat bu kimin karşısına ne sürpriz çıkaracağı belli olmaz. Rabbim iman kardeşliği ve dua şirketinden ayırmasın.Bir mübarek insanın dediği gibi, " birimiz şarkta, birimiz garpta, birimiz şimalde, birimiz cenupta, birimiz dünyada, birimiz ahirette olsak da, yine bir ve beraberiz." Ne güzel bir beraberlik mesajı değil mi?
    Ben de bir müddet için ayrılma planları yapıyorum ama kimseye nazire olsun diye değil! Lüzumuna binaen bir gitmek....
    Herkese hayırlı gitmek ve sevinçli dönmekler diliyorum.

     
  • At 2:00 PM, Blogger suveyda said…

    cadı,
    hoşbulduk cadıcım.
    güzel dileklerin ve temennilerin için teşekkür ederim cadı.
    halam için ve tabiki anlaması gereken için:))
    en güzel dilekler şimdi yolculuğunda senin heybende olması lazım.bütün güzellikler seninle olsun inş.






    bedish,
    hoş buldum bedish,
    anlıyorum seni bedish, anlayabiliyorum.
    ateşin düştüğü yer kadar canım yanmasa da anlayabiliyorum ve bu beni inanki mutlu ediyor.
    buda geçecek , sende biliyorsun.
    başka sevinçler, ölümler olacak.
    onlarda geçecek.
    hayat serüveni böyle devam edip gidecek işte.
    başınız sağolsun sizlerin ve ailesinin.
    Allah sabır versin.
    zor günler bunlar.
    ama geçecek inş.
    tez zamanda geri dön emi.







    gönül pınarı,
    gönül pınarı döndüm evet ama biraz geç oldu ve aynen sizin dediğiniz gibi oldu.
    yola çıkıpta yolda başına ne geleceği belli olmuyor tabiki.
    siz de çabuk dönersiniz inş.
    benim gibi uzun aralar vermezsiniz inş.
    ben dolaşırım sizin blogta:)

     
  • At 11:18 PM, Blogger Editör said…

    Suveyda hosgeldiniz...

     
  • At 1:26 PM, Blogger suveyda said…

    hoş buldum rainbowalker.

    ama nedense yaz olunca nedense hep gidesim var durmadan:)

     
Post a Comment
<< Home
 
 

about me
gelirsin gidersin dostumsun, gelmezsin gitmezsin neyimsin
Udah Lewat
Archives
Dua
Allah’ım, Sana tutunuyorum, Kimsenin yere atmasına izin verme beni. (Sadi)
Martı

“Yaşamak için ne çok sebep var,” diye düşünüyor uçmanın anlamına vardıkça. Kabiliyetlerinin sınırlarını aşmak, onu yaşatan en büyük sebep. Onun için balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka sebepler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi hür olabiliriz!

Böyledir

Başkasını kıran, inciten bir insanın kendisi de bundan mutlaka yara alır.Kötülüğün oku mutlaka geri döner

Budur

Ne gökte, ne denizde, ne dağların içinde, ne de ormanların kuytu bir köşesinde, hiçbir yer yoktur ki, insan yaptığı fenalıktan, karşılığını görmeden, kurtulup sıyrılabilsin

Arkadaşlar
Designed-By

Visit Me Klik It
Credite
15n41n1