Thursday, September 28, 2006
Hayatın 90/10 Sırrı
Hayatın % 10’u, sizin başınıza gelenlerden oluşur. Hayatın diğer % 90'ı ise sizin bu başınıza gelenler karşısında nasıl davrandığınızla gelişir.

Ailenizle kahvaltı yapıyorsunuz. Kızınız, kahve fincanına çarpıyor ve bir fincan kahve gömleğinizin üzerine dökülüyor. Biraz önce olan olay üzerinde hiçbir kontrolünüz yok.Sonradan olacaklar ise sizin davranışınıza göre belirlenecek.

Lanet ediyorsunuz. Kahveyi üzerinize döktüğü için kaba bir şekilde kızınızı azarlıyorsunuz. Kızınız üzülüyor ve ağlamaya başlıyor. Kızınızı azarladıktan sonra eşinize dönüyor ve kahve fincanını masanın kenarına çok yakın koyduğu için eleştiriyorsunuz. Bunu kısa bir sözlü tartışma takip ediyor. Öfkeyle üst kata çıkıyor ve gömleğinizi değiştiriyorsunuz. Aşağıya indiğinizde, kızınızı, ağlamaktan dolayı kahvaltısını bitirememiş ve okul için hazırlanamamış bir halde buluyorsunuz. Kızınız otobüsü kaçırıyor.Eşinizin işe gitmek için hemen çıkması gerekiyor. Hemen aceleyle arabanıza koşuyorsunuz ve kızınızı okula bırakmak üzere hareket ediyorsunuz.

Geç kaldığınız için, saatte 55 km hız sınırlaması olmasına rağmen, saatte 75 km. hızla gidiyorsunuz. 15 dakikalık gecikmeden ve hız limitini aştığınız için ödediğiniz 60 $ trafik cezasından sonra okula ulaşıyorsunuz. Kızınız size "Hosçakal" demeden binaya koşuyor. Ofise 20 dakika gecikmeyle geliyorsunuz ve evrak çantasını evde unuttuğunuzu anlıyorsunuz.

Gününüz korkunç bir şekilde başladı!
Devam ettikçe kötüleşiyor, daha da kötüleşiyor sanıyorsunuz.

Eve gitmeyi dört gözle bekliyorsunuz.Eve ulaştığınızda eşiniz ve kızınızla olan ilişkilerinizde araya sıkıştığınızı sanıyorsunuz.
Neden?
Sabahleyin nasıl tepki verdiğinize bağlı olarak!
Neden kötü bir gün geçirdiniz?

A) Kahve sebep oldu.
B) Kızınız sebep oldu.
C) Polis sebep oldu.
D) Siz sebep oldunuz.

Cevap "D" şıkkı.

Kahvenin dökülmesinde sizin bir kontrolünüz yoktu. Sizin gününüzün kötü geçmesine o 5 saniye içindeki davranışlarınız sebep oldu.Olabilecek ve olması gereken ise şöyleydi.

Üzerinize kahve sıçradı. Kızınız ağlamak üzere. Siz nazikçe "Tamam tatlım, bir dahaki sefere biraz daha dikkatli olman gerek" diyorsunuz. Havluyu kaptığınız gibi üst kata çıkıyorsunuz. Gömleğinizi değiştirip evrak çantasını aldıktan sonra aşağıya iniyorsunuz ve aynı anda pencereden kızınızın otobüse bindiğini görüyorsunuz. Kızınız geri dönüp el sallıyor. Siz ve eşiniz işe gitmek için birlikte çıkmadan önce konuşuyorsunuz . 5 dakika önce işe geliyorsunuz ve çalışma arkadaşlarınıza neşeli bir şekilde selam veriyorsunuz. Patronunuz, ne kadar güzel bir günde olduğunuz hakkında konuşuyor.

Farka bakın!
İki farklı senaryo. kisi de aynı başladı. İkisi de farklı bitti.

Neden? 90/10 sırrı inanılmazdır! Çok azımız bunun farkındadır.

Sonuç?
Pek çok insan, gereksiz yere stresten, dertlerden, problemlerden ve başağrısından acı çekmektedir.
Bu sır nedir?
Hayatın % 10'u, sizin başınıza gelenlerden oluşur. Hayatın diğer % >90'ına ise sizin bu başınıza gelenler karşısında nasıl davrandığınızla karar verilir.

İnsanlar, anlamsız şeyler söyler ve yaparlar. İnsanlar, hasta olurlar. Arabalar bozulur. Uçaklar geç kalır ve bütün planlarımızı alt üst eder. Trafikte bir sürücü canımızı sıkabilir, vs. Bu % 10'luk kısım tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşir. Diğer % 90'lık kısım farklıdır. Diğer % 90'lık kısmı siz belirlersiniz.

Nasıl?

Olaylara yaklaşımınızla! Nasıl tepki verdiğinize bağlı olarak. Gerçekten olanların % 10'unda hiçbir kontrolünüz yok. Diğer %90'ı ise sizin tepkinizle belirlenir.

(Alıntı)
posted by suveyda @ Permalink ¤9:35 AM  
2 Comments:
  • At 11:49 AM, Anonymous Anonymous said…

    dostum mrb...
    ben sanırım 1. secenegi yapıyorum,hastalarıma karsı:)yaptıkca da farkediyorum ki işlerim daha da ters gidiyor.anlayıslı oldugumda ise işler yoluna giriyor.
    paylasımın icin tesekkurler...

     
  • At 8:34 AM, Blogger suveyda said…

    dostum merhaba.
    farkedebilmen ne kadar güzel.
    ki doğrusu olan o zaten
    ben teşekkür ederim.



    sayın isimsiz sıra sana gelince,
    bana böyle şeyler yazarak kendini iyi hissettiğinimi sanıyorsun, yada benim kötü hissetmemi mi bekliyorsun.
    eminim gelip bunu okuyacaksın.acaba ne cevap verdi diye.
    burası benim hanem.
    izinsiz girme hakkınız var diye herşeyi yapma hakkın olduğunumu sanıyorsun.
    herşeyden önce sen saygı göstermek zorundasın.
    ben bile yanlış bulduğum bir şeyi anlatırken özürdileyerek söylüyorum.
    sen bu isimsiz halinle kim oluyorsunda sayfamı kirletme hakkını kendinde buluyorsun.
    beğenmeyebilirsin, eleştirebilirsin ama saygı göstermek zorundasın.

    ha bide ismini bahşetme cesaretini bile gösteremeyen birini muhatap aldığım için banada yazık.
    sildim evet.kirlilik yapmıştı bende temizledim.gene yaz gene silerim.
    başkalarına hayalı olmasını söyleyene bak.
    kişi kendi nasılsa başkalarınıda öyle bilirmiş.

     
Post a Comment
<< Home
 
 

about me
gelirsin gidersin dostumsun, gelmezsin gitmezsin neyimsin
Udah Lewat
Archives
Dua
Allah’ım, Sana tutunuyorum, Kimsenin yere atmasına izin verme beni. (Sadi)
Martı

“Yaşamak için ne çok sebep var,” diye düşünüyor uçmanın anlamına vardıkça. Kabiliyetlerinin sınırlarını aşmak, onu yaşatan en büyük sebep. Onun için balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka sebepler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi hür olabiliriz!

Böyledir

Başkasını kıran, inciten bir insanın kendisi de bundan mutlaka yara alır.Kötülüğün oku mutlaka geri döner

Budur

Ne gökte, ne denizde, ne dağların içinde, ne de ormanların kuytu bir köşesinde, hiçbir yer yoktur ki, insan yaptığı fenalıktan, karşılığını görmeden, kurtulup sıyrılabilsin

Arkadaşlar
Designed-By

Visit Me Klik It
Credite
15n41n1