Bazen ufacık bir dokunuş ne kadar sıcaktır ve kaç kelimeye bedeldir bilemezsin.Nasıl da istersin sırtını birinin sıvazlamasını.Eğer sen merhamet edersen, eğer sen seversen, sevmesini bilirsen, incitmezsen, kırmazsan, basıp geçmezsen, dokunursan ve gülümsersen bilki, cümle kurmak zorunda kalmayacaksın.Kimi zaman böyle haller oluyor işte.Bir çocuğun bir kediye dokunması dahi hayatın en anlamlı kesitlerinden biri olabiliyor.Ki ben kedileri sevmem.Dokunmam,dokunamam.Korkarım.Ama bu anı sevdim.Bu dokunuşu sevdim.Bu görüntüye şahit olmayı sevdim.Bu hali sevdim.
Kedileri sevmek kolaydır. Onlar, sevilmek isterler çünkü. Sevilmeye itirazları yoktur. Sevilmesi zor olan her ne varsa, aklıma gelmiyor şuan. Her ne ise, onu sevemezsin işte. Korkutur seni. Yara alırsın. Küser, kaçarsın. Ardına bile bakmadan..
ReplyDeletekeşke bende kedileri sevebilseydim ve keşke bu kadar korkmasaydım.
ReplyDeletesevmeyi denemek ne zor, kaçmak en kolayı her zaman.
Bazen kaçmak zorunda kalabiliyoruz Süveydâ. Ya da, biz buna kaçınmak diyelim. Asla kaçmam ben :))
ReplyDeleteben korkularımdan kaçarım genelde:)
ReplyDeleteşimdi bir psikolog olsa burda, "korkularınızın üstüne gidin onlardan kaçmayın" derdi bende saç baş yolardım.her korkununda üstüne gidilmezki canım.iyi denkleştirmek lazım.nihayete ermeyecek bir konu bu:)